Şaşılık gözlerimizde bulunan paralel dengenin bozulmasıdır. Her bir gözde yatay düzlemde, dikey düzlemde ve çapraz olarak yerleşmiş toplam 3 çift kas grubu vardır. Bunların etkilenmesine göre dışa, içe ve çapraz kaymalar karşımıza çıkabilir.
Ortaya çıkış yaşına göre doğumsal (konjenital) şaşılıklar, çocukluk çağı şaşılıkları, erişkin yaş şaşılıkları şeklinde gruplayabileceğimiz gibi kayma yönüne göre içe şaşılıklar (ezotropya),dışa şaşılıklar ( ekzotropya) ve dikey şaşılıklar (hiper-hipotropya) şeklinde de gruplanabilir.
Özellikle kozmetik düzeltmenin yanında fonksiyonel kazanımlarında olması nedeni ile tüm bebeklik ve çocukluk dönemi şaşılıklar tedavi edilmelidir. O halde erişkin yaşta karşımıza gelen şaşılıklarda tedavi ile sadece kozmetik düzelme sağlanacağı da unutulmamalıdır.
Bebeklik dönemi dediğimiz 1 yaş civarı oluşan şaşılıklar sık muayeneler neticesinde yaklaşık 2-3 yaş aralığında muhakkak ameliyatla düzeltilmelidir. Çünkü yaklaşık 4 yaşını geçen olgularda görme kazanımı olarak derinlik algısı ve 3 boyutlu görme gücü düşeceğinden hayat boyu devam edecek kalıcı görme sorunları baş gösterecektir.
Küçük çocukluk dönemi kaymaları sıklıkla ölçümlerde ilk etapta tespit edilemeyen göz bozulukları sonucu oluşmaktadır. O nedenle detaylı göz muayenesi sonucu verilen gözlüklerle ve diğer tedavi yöntemleri ile muhakkak gözün derece ihtiyacı giderilip kaliteli görüş sağlanmalıdır. Eğer gereken net görüş sağlanmaz ve gözlerden biri hedefinden başka yöne bakmaya devam ederse göz tembelliği (ambliopi) dediğimiz durumla karşılaşırız ki, bunun da 6-7 yaşından sonra tedavisi neredeyse imkansız denecek ölçüdedir.
Okul çağı ve ergenlik sürece ulaşan şaşılıkların da tedavisi bireylerin görsel kazanımları dışında sosyal ortamlardaki psikolojik sıkıntıları nedeni ile hızlıca tedavi edilmelidir.
Sonuç itibari ile şaşılık hastalığı görme ile ilgili sorunları taşıdığı gibi maalesef ülkemizde de çokça sık gözlediğimiz sosyal, psikolojik sorunları da beraberinde getirmektedir.
Özellikle bebek ve çocuklarda dikkat dağılmaları ve sıkılmalar sık olacağından küçük yaş grubu için günümüzde üretilen ve başarılı sonuçlar veren bilgisayarlı ölçüm cihazları klinik muayenenin en önemli bir parçasıdır.
Bebek grup için şaşılık muayenesi bazen hayati derecede önemlidir. Çünkü bebeklik döneminde göremeyen göz kaymaya başlarken bunu altında doğumsal birçok hastalık yatarken belki de bir göz tümörünün (retinoblastom) erken teşhisi bile mümkün olabilmektedir.
Öncelikle şaşılık muayenesinin hasta hekim arasında normal göz muayenesinden daha öte ve daha detaylı olması gereklidir. Hasta yaşı küçüldükçe muayene sırasında yorulmalar ve dikkat dağılmaları gibi bazı faktörler ölçümleri olumsuz etkileyecektir. O nedenle özellikle çocuklarda daha sabırlı ve titiz ölçümler alınmalıdır. Ameliyat gerekecek hastalarda kayma derecesinin ölçülmesi günbegün değişebileceğinden ortalama 2-3 kez farklı günlerde ölçüm almak sonuç başarıyı arttıracaktır.
Hastaların damlalı muayene ile göz bozukluk derecesi görülmeli göz dibi dediğimiz retina bakılmalı gereken tüm hastalara ilk etapta gözlükleri verilmelidir. Bu gerekli olmakla birlikte çoğu zaman yeterli olamamaktadır. Tedaviye çocuklarda sıklıkla kapama tedavisi de kaymayan gözün gün içinde belirli saatlerde kapatılması tembihlenmeli, kayan göz bu sayede hedefe kilitlenmelidir.
Şaşılık tedavisi cerrahi dışı ve cerrahi tedavi olmak üzere iki grupta toplanabilir.
Cerrahi dışı tedavilerde gözlük tedavisi, prizma tedavisi, göz kapama ve botulinum toksini uygulamalarıdır. Botulinum toksin uygulaması ileride gerekebilecek ameliyat ihtimalini azaltıp ortadan kaldırabilmek için uygun bir seçenek olabilmektedir.
Cerrahi tedavi ise gözlerde daha evvelce yapılan tedavilere rağmen paralel denge kurulamamışsa yapılması gerekir. Gözler böylece paralel ve koordineli çalışarak hedefe aynı anda odaklanır ve başarı sağlanmış olur.